» Bicelilerin Hasretini Dindiren Web Sitesi Biceliyiz.Com a Hoşgeldiniz. Tütünlü Köyü Bicenin Web Sitesi.

    • Facebook Hesabınız İle Sitemize Hızlı Üye Olup Giriş Yapabilirsiniz
    • Veya Bilgilerinizi Kendiniz Girerek Üye Olup Giriş Yapabilirsiniz

» MakaleYazı Kategorileri

» Hit MakaleYazılar

» Son MakaleYazı Yorumları

» MakaleYazı İstatistikleri

  • MakaleYazı Sayısı 82

  • Okunma Sayısı 480863

  • Kategori Sayısı 7

  • Yorum Sayısı 255

» Conat ve Conat Mezrasına Çıkış

MakaleYazı Resmi
Bookmark and Share
  • Beğenenler (2) Beğenmeyenler (0) Toplam (2)
      Beğenenler & Beğenmeyenler
      Murat(+1), Morahatli(+1),
Beğen Beğenme
İnsanlar ve Yaşam Öyküleri Kategorisinde Gez
               

Conat ve Conat'a Çıkış
Conat üç tarafı çift yankı yapan yüksek kayalarla çevrili avuç içi gibi ve avuç içi kadar sıcak bir vadidir. Açık kalan aşağılarda, kuzey yönündeki dar boğaz Conat'ın köye iniş kapısı gibidir. Kimi yerde küçük küçük düzlükler, kimi yerde meyilli sahalardan ibaret yaklaşık onbeş-yirmi bin dekarlık orman, çayır, tarla ve otlak alanlarıyla kır ve kıraçlardan oluşan yuva sıcaklığında yuvalar kadar güzel, şipşirin bir özlem diyarıdır Conat.

Yirminci asrın başlarına kadar daha sık ormanlarla kaplı olan Conat bu yüzyılın başlarında ve de özellikle 1920-1950'li yıllar arasında halkın çok büyük tahribatına maruz kalmıştı. Uzunçayır taşlarının dibinde ki büyük "Şuvathe" ormanı ise Doksanüç Harbi öncelerinde büyük bir yangınla yanmış, tamamen yokolmuştur. Yangından arta kalan ağaç kütüklerini kömürleşen halleriyle hala etrafta görmek mümkündü.  1930'lardan itibaren yangın sahalarında yer yer yeniden ve kendiliğinden küçük köknar ve ladin fideleri oluşmaya ve büyümeye başlamıştı. Bunlar Şuvathe'nin iki başında ve de bilhassa eteklerinde onbeş-yirmi sene sonra yanı 1950'lerde 1960'larda genç, taze ve nadide birer küçük orman olarak çıkacaklardı karşımıza. Nitekim öyle de oldu. Conat'ın muhtelif yerlerinde kümeleşen eskiden kalma bazı küçük ormanlar şunlardı: Zakarat, Sindizgom, Katozir, Körübude, Körpınar, Korh, Çamlık, Pikallık, Kürunlar ve Dağniyetur. Conat'ın onbeşin üzerinde gürül gürül akan berrak, buz gibi soğuk tertemiz pınarı vardı. Hayvan otlatırken biz çocuklar eğlence olsun diye işaret parmağımızı pınarın gözesine sokar, suyun içinde kim daha fazla tutacak diye iddiaya girerdik. En inatçımız bile parmağını suyun içinde "otuz" sayıncaya kadar zor tutar, sudan çıkardığımız zaman parmağımızın uyuşmuş olduğunu görürdük. Bir müddet sonra bu uyuşukluk geçer sızlama başlardı. Mevkii, çok kıymetli suları ve otlakiyeleri ile mezra yaylacılığına "ipek gibi ot" biçilen çayırları ile köy hayvancılığına çok büyük hizmet veren Conat köy için daima birinci sınıf bir arazi olmuştur.

Conat'ta yeri, arazisi olan hemen herkesin bir yayla evi vardı, olmayanlar da 1950'den sonra yapmışlardı. İlk ve sonbaharda yılda iki defa çıkılırdı Conat'a. Çünkü Conat tertemiz havası, zengin su potasiyeli, muhteşem tabiatı, bol ağartısı, süt, yoğurt, kaymak, tereyağı ve peynirleriyle yüce Tanrı'nın insanlara çok büyük bir lütfü idi. Biz de Conat'ta kendimize ait çayır mer'a ve ormanlar arasında çevreye hakim olan "Çamlıtepe" üzerinde çok güzel bir yayla evi yapmıştık 1932- 1933'lerde. Alt katı teşkil eden ahır kısmını ben okulda iken rahmetli babam duvarcı ustalarına yaptırmıştı.

Conat, Aşağı Irmaklar köyünün ilk çıkılan çok  değerli ve nadide bir mezrasıdır. Başta çocuklar olmak üzere köyün her insanı Conat'a aşıktır. Hatta buraya alışkın olan hayvanların dahi Conat'a çıkmada sabırsızlık gösterdiklerine şahit olunur. Nisan ayına kadar sarkan şiddetli kış mereklerdeki ot ve samanları tamamen bitirmiş olduğu için hayvanları yeşile çıkarmaktan başka çare kalmamıştır. Usandırıcı kışlar boyunca hayvanlar izbe ahırlarda bunalmış, kendilerini dışarı atmak için fırsat kollar hale gelmişlerdir. Artık onları içeride tutmanın imkanı yoktur. Bu bakımdan onları yeni gövermeye başlayan kırlara çıkarmak, hasret duydukları tabiatın sinesine salmak ve pek özledikleri bağımsızlıklarına kavuşturmak gibi çok güzel bir mecburiyetle karşı karşıyasınız. Aslında mevsim ve tabiattaki gelişmeler de bu mecburiyeti hızlandırmaktadır. Karlar erimekte, her gün adım adım yukarılara doğru çekilmekte ve hemen ardından yeşillikler kabarmaktadır. Hayvanlar otlatılmak üzere önce kapı-bacadaki yeşilliklere, bahçelere, köyün kenarındaki otarak yerlerine çıkarılırlar. Gün geçtikçe karlar daha yukarılara çekildikçe otlak alanları daha genişlemekte ve her yeni günle Conat'a biraz daha yaklaşılmaktadır. Hayvanlar dışarı çıktıkları ilk günden itibaren ilkbahar sevincini, tabiata olan hasretlerini çok açık bir şekilde ortaya koyarlar. Danasından tutunda düvesine, tosununa ve hatta  kocaman kocaman inek ve öküzüne varıncaya kadar hepsi koşuşur, havalara sıçrar, yerleri eşeler, bağırır, birbirleriyle oynaşır, hatta yıllardır birbirinin eşi olan çiftler birbirleri ile ciddi ciddi güreşlere tutuşurlar.

Hepsinde bir hareketlilik, çok bariz bir şekilde görülen sevinç ve hatta bir mutluluk göze çarpar. Aynı şeyi koyun, kuzu, keçi, oğlak gibi küçük baş hayvanlarda daha fazlası ile görürsünüz. Bu mevsimdeki bu canlılık insan-hayvan ilişkilerinde de kendini göstermekte birbirlerine daha çok yaklaşmaktadırlar. Tabiattaki bu mucizevi gelişmeler hızla devam ederken artık Conat'm tamamı karlardan temizlenmiş, her tarafta yeşillikler iyice yükselmiş, her köşe çiçeklerin istilasına uğramış, tabiat yepyeni bir makyajla herkese gülücükler dağıtır olmuştur. Bunun tek bir istisnası vardır: Conat'm en yüksek yerlerinde Şuvathe de, yani Uzunçayır'm taşlarının dibindeki bazı çukurluklarda kıştan kalma kar kürtüklerine rastlanırsa da bunların da ömürleri haziran sıcakları karşısında ancak bir iki haftadan ibarettir.

CONAT'A ÇIKIŞ
Artık Conat'a çıkma zamanı gelmiştir, ormanı, çayırı, mer'ası, kırı-bayırı, çiçek desenli zümrüt yeşillikleri ve zarif kır menekşeleriyle sizi çağırmakta, güzelim çam ve köknarlar arasındaki yayla eviniz kapılarını ardına kadar açmış sizi beklemektedir. Mayıs ayı ortalarından itibaren çıkış hazırlıklarına başlanır. Çıkılacak günün sabahı götürülecek kazan, külek, kova, tekne, tepir, saplı süzgeç ve süt makinası gibi ağartı ile ilgili eşyaları  ile yeteri kadar mutfak ve ev eşyası kızaklara yüklenir.  birbuçuk saate yakın  bir zaman sonra Conat’a yayla evinin önüne çıkılmış olur. Öküzler kızaklardan açılır, Kızaklar çözülür, eşyalar yayla evinin içindeki belli yerlerine konur. Çatıdaki ve ağıllardaki ufak tefek bozukluklar elden geçirilir, her şey noksansız hale getirilir.

Hayvanlar yaylanın etrafında ve orman içlerine yayılmış, çok özledikleri hayata kavuşmuş olmanın tadını çıkartmaktadır. Keyiflerinin yerinde olduğu her hallerinden bellidir. Çocuklar oyunlarını  oynamakta, zaman zamanda dana ve kuzularla oynamakta, vakitlerini gönüllerinin  istediği şekilde geçirmektedirler. Herkeste Conat’a çıkmış olmanın sevinç ve mutluluğu vardır. Artık çok özlenen huzur ve neşe veren, sağlık bahşeden Conat hayatı fiilen başlamıştır. Köyün monoton hayatından bıkıldığı için gerçekten şeffaf denecek kadar açık ve berrak olan bu güzel tabiat sahnesini görmek, dolaşmak, bu tabiatta bağırmak, haykırmak, aksisedalarını duymak, koşmak, yoruluncaya kadar koşmak, sonra dinlenmek, susamak, tekrar tekrar su içmek, acıkmak, çok çok acıkmak, açlığa dayanamamak, yemek-içmek gibi daha nice sonu gelmeyen arzu ve istekler çocuk, büyük, küçük herkes tarafından her an hissedebilmekte ve yaşamaktadır. Burada herkes büyük bir yaşama sevinci içindedir. Burada nefes alış-verişlerin dahi bir başkalığı vardır.

Çok yakından tanıdığınız çevreyi, taşını-toprağını, ellerinizi sızlatan buz gibi soğuk sularını, dinlendirici pınar başlarını, tuvana çam ağaçlarının, sakız veren köknarların zarif siluetlerini, beyaz bedenli kavakların yaprak şapırtılarını, çürümek nedir bilmeyen yeşiller güzeli "Akri" ağaçlarının zarif şekillenmelerini görmek, serin gölgelerinde dinlenmek ve bütün bunların yarattığı dünyayı yaşıyor olmak gerçekten eşsiz bir mazhariyettir.


Kaynak: Osman ÜNSAL : Artvin ve Çevresinde Yaylacılık ve Pancarcı Şenlikleri Kitabı.

(c) Bu yazının her türlü telif hakkı yazarın kendisine ve / veya temsilcilerine aittir. Kopyalanması ve izinsiz yayınlanması yasaktır



Etiket : Conat, Conat, Mezrasına, Çıkış,
MAKALEYAZI BİLGİLERİ
Ekleyen : KemaL | Kategori : İnsanlar ve Yaşam Öyküleri | Tarih : 08.11.2013 13:03:12 | Hit : 5236 | Yorum : 2

» MakaleYazı Yorumları

MAKALEYAZI YORUM YAZ

 
  • Noyan
    Kemal beye zahmetleri ve emekleri için,Murat beye değerli yorumları için teşekkür ediyorum.Selam ve sevgiler.
    26.11.2013 23:50:54


    Beğenenler (0) Beğenmeyenler (0) Toplam (0)
  • Murat
    Çok yakından tanıdığınız çevreyi, taşını-toprağını, ellerinizi sızlatan buz gibi soğuk sularını, dinlendirici pınar başlarını, tuvana çam ağaçlarının, sakız veren köknarların zarif siluetlerini, beyaz bedenli kavakların yaprak şapırtılarını, çürümek nedir bilmeyen yeşiller güzeli "Akri" ağaçlarının zarif şekillenmelerini görmek, serin gölgelerinde dinlenmek ve bütün bunların yarattığı dünyayı yaşıyor olmak gerçekten eşsiz bir mazhariyettir.BUNU YAŞAMAK GEREK.
    21.11.2013 12:17:41


    Beğenenler (0) Beğenmeyenler (0) Toplam (0)

» Copyright

2oo8-2o13 © Copyright Biceliyiz.com Her Hakkı Saklıdır B@y ÇoBaN
Artvin - Ardanuç - Tütünlü Köyü  Web Sitesi olan Biceliyiz.com 'un Amacı Yöremiz ve özellikle köyümüzün gelenek, göreneklerini kayda almak verileri toparlamak ve sonraki kuşaklara aktarmaktır. Köyümüzün Eski adı Bice olup "bicelilerin" bu web sitemizde buluşmasını sağlamaktır. Tüm Bicelilere saygı ve selamlar K.Yıldız.