Düğünler Öncesi ve Sonrası Yapılan Seremoniler
Yöremiz ve köyümüz düğünlerinin halkbilimindeki yeri önemlidir. Toplumun temeli aileye verilen önem, bu kurumun başlangıcı olan düğünlere de yansımıştır. Kurulacak yuvayla ilgili bütün dilekler, duygular, inanışlar, birer düğün âdeti ve geleneği olarak görülür. Ancak, köyden şehire göçler başlayınca iletişim araçları, gelenekleri de etkilemiş, onların değişmesine, unutulmasına neden olmuştur. Yöremiz ve köyümüzde geçmişten günümüze gelenek ve göreneklerimizde düğün öncesi ve düğün sonrası yapılan seremoniler sırasıyla şunlardır;
1-Kız Saraflama, 2-Kız isteme, 3-Nişan Değişme, 4-Gelin Görme, 5-Kına Gecesi, 6-Düğün, 7-Yüzaçımı, 8-Ayakdönümü.
Kız Saraflama
Oğlu evlenme çağına gelen analar, kız aramaya başlarlar. Evlenme yaşı ilk zamanlar kızlarda on üç - on altı, erkeklerde on beş - on sekizdir. Daha sonraki yıllarda yaş 18-20 dir. Düğünlerde, imecelerde, topluluklarda, oğlanın anası ve yakınları kız beğenirler. Başkasının önerisiyle de kız görülüp beğenilebilir.
Dış görünüşüyle beğenilen kız, oğlanın anası, ablası, halası, teyzesi gibi yakınları tarafından araştırılır. Davranışları, huyu suyu, iş görme becerisi, temizliği incelenir. Buna "saraflama" denir. (Şimdilerde görücü usulü denmektedir)
Kız İsteme:
Kızın beğenilmesi kesinleşince anası oğluna: "Falanca kızı beganduh, sana istiyicoh, sen na diyersin?" diye sorar. Oğlan da:" Siz begandisaz olur. "diyerek kabullenir. Beğenilen kızın istenmesi kararlaştırılır. Oğlanın babası, amcası ya da dayısı ve çevrede sözü geçen saygın biri, bir akşam kız istemeye giderler. (Oğlanın anası kız istemeye gitmez). Kız istemeye gidenlere "elçi”, eliçelerin sözcüsüne de "elçibaşı" denir. Uğurlu sayıldığından, kız istemeye perşembe günü akşamı,"cuma akşamı" gidilir. Elçiler giderken bir altın yüzük götürürler. Kız babası, ilk istemede "he" derse, söz olarak yüzük verilir.
Hoşbeşten sonra elçibaşı konuyu açar. Ev sahibine: "Niya sormiyersin, naya galdız diya?" der. Kız babası da: "Galana sorulur mi naya galdız, hoş galdız, safa galdız." der. Elçibaşı: "Biz, Allahın emri, Peygamberin kavliyinan kızınızı oğlumuza istamaya galduh" der. Kız babasının kızını evlendirmeye niyeti yoksa: " Kızımız küçüktür, ögünda ablası vardur, bizda evlanicah kız yohtur.' der. Elçilere acı kahve ikram edilir. Konuklar yolcu edilirken kız babası: "Bir daha bu adinan kapıma galmayın." derse, kızın verilmeyeceği kesin demektir. Kızını evlendirmeyi düşünüyorsa:" Bahah, heyirliysa, kısmetse olur diyerek elçileri yolcu eder.
Bu arada kız tarafı, oğlan evi hakkında araştırma yapar. Ailenin gelir durumu, saygınlığı, kaynananın geçinilebilir kimse olup olmadığı, oğlanın huyu, kötü alışkanlıkları soruşturulur. Ailenin büyüklerine, yakınlarına danışılır, tartışılır, verme kararı alınır. Aradan birkaç gün geçince oğlan tarafı yeniden elçi gönderir. Kız evinin, gelenlere güler yüzlü davranması, kızın verileceğini gösterir. Ancak, kız babası vermeye niyetli de olsa, elçilere kesin " he" demez. Kendini ve kızını ağıra satar." Duşunah, büyükalara sorah der.
Üçüncü kez gelen elçilere kız babası "he" deyince, kız ve oğlan tarafı sevinçle birbirlerine sarılır, hayırlı uğurlu olmasını dilerler. Tatlılık olsun diye şerbet içilir. Böylece söz verilmiş olur. Buna "ihral [ihrar] verme" denir, ihral verildikten sonra, elçibaşı getirdiği yüzüğü kız tarafına verir. Kızın abisi yüzüğü kıza götürür. (Kızın erkek kardeşi yoksa, amcaoğlu ya da dayıoğlu düğün boyunca erkek kardeşin görevini üstlenir.) Kız,ailesinin verdiği karara uymak zorundadır. Yüzüğü parmağına takar. Yüzüğü götüren kimse geri gelir: "Gözünüz aydın, yüzügüz kabul oldi." diyerek oğlan tarafına müjdeler. Elçiler ona bahşiş verir. Daha sonra Kız içeri girer. Önce oğlan babasının, sonra odada bulunanların elini öper. Elçiler kıza bahşiş verir. Kız geri geri giderek odadan çıkar. Arkasını dönmek büyük saygısızlık sayılır.
Söz kesildiği gece, kız babası oğlan tarafından bazı takılar "emanetler" ister. Bu takılar genellikle, altın yüzük, altın küpe, iki sarı lira, bir beşibirlik ve gümüş kemer olur. Başlık konusunda da o gece bir karara varılır. Elçiler, söz kesildiği gece kız evinde kalırlar. O gece muhabbet edilir, dostluk pekiştirilir. Sabah, konuklara pişi ve bal ya da pekmez ikram edilir. Gelin onlara hizmet eder. Pişiden, hısım akrabaya da gönderilir.
Nişan Değişme:
Nişanla ilgili tören, kız evinde ve erkekler arasında yapılır. Törenden önce, kız ve oğlan tarafları, nişan için gerekli eşyaları alıp birer bavul hazırlarlar. Buna "nişan bavulu" denir. Oğlan tarafı kıza, söz kesiminde istenen takılarla birlikte, elbiselik kumaş, manto, eşarp, atkı, ayakkabı, mendil, çorap, ayna, tarak, sabun, şeker, kolonya vs. gibi eşyalar getirir. Kızın yakınlarına hediyeler alınır. Buna "yolluh" denir. Yolluklar, genellikle ana babaya elbiselik kumaş; erkek kardeşlere gömlek, ayakkabı; kız kardeşlere elbiselik kumaş; diğer akrabalara da çorap, mendil ve tülbent vb. olur. Anneye alınan yolluğa "süt hakkı"denir. Yolluklar genellikle gelin almaya giderken götürülür.
Kız tarafı da oğlana, altın yüzük, üç çift yün çorap, gömlek, saat, şapka, para kesesi (içine para konur), tarak, ayna, şeker, kolonya gibi eşyalar alır. Nişana, kız ve oğlan tarafının yakını olan erkekler çağrılır. Yakın akrabalardan birkaç kadın da katılabilir. Nişan ya da düğün için oğlan evinden kız evine gelenlere, "makar"denir. Belirlenen bir akşam, makar kız evine gelir. Kadınlar ve erkekler ayrı odalara alınır. Kız evi makara önce kahve, sonra yemek verir. Nişan değişiminden sonraki günlerde komşu kadınlar, her iki tarafın nişan takımlarına bakmaya giderler. Nişanda getirilen kolonya ve şeker gelenlere dağıtılır.
Haftalık Götürme:
Nişandan bir hafta kadar sonra, kaynana, kaynata ve görümce, birtakım hediyelerle kız evine giderler. Buna " haftalık götürma " denir. Haftalık olarak geline, genellikle bir elbiselik kumaş, başörtüsü, çorap ve mendil alınır. Kaynana, oğlan tarafının kadınlarıyla gelin görmeye gelmek istediklerini kız tarafına bildirir. Kız evi için uygun bir zaman belirlenir. Gelecek kadınların sayısına göre kız evi, mutfak ister. Mutfak, kız evinin, gelin görmeye düğün için oğlan evinden istediği temel gıda maddeleridir. Bunlar genellikle un, yağ, şeker, makarna, etlik hayvan olur. Mutfak, gelin görmeye gitmeden, ya da düğünden birkaç gün önce kız evine gönderilir.
Gelin Görme:
Haftalık götürmede saptanan bir gün, oğlan tarafının kadınları, gelini görmek için,davul zurna ile kız evine giderler. Buna "gelin görma" denir. Gelin görme, kadınlar arasında olur. Kız tarafı da kendi yakınlarını çağırır. Kaynana, geline bir kat elbiselik, iç çamaşır, ayakkabı, çorap, mendil götürür. Gelenlere önce kahve, sonra yemek verilir.
Süslenip kaynananın yanına getirilen gelin, temenna alır. Kaynana, gelinin önüne bir kumaş, yolluk serer. Başına bir eşarp örtüp gelinin yüzünü açar. Gelin, kaynanadan başlayarak oradakilerin elini öper. Kimseyle konuşmaz. Gelinin, saygı gereği, oğlan tarafıyla konuşmamasına "gelinluh etma'denir.
Kaynaklar; Kendi yaşamımda düğünlerdeki gözlemlerim ve okuduğum, Sevgi Şenol Pehlivan'ın Derlemelerinden faydalanılmıştır. Kendisine Teşekkür ederim.
Diğer başlık ve konular daha sonra yayınlanacaktır. Burada gördüğünüz eksiklikleri veya yanlışları bildirmenizi ve ilave katkılarınızı bekliyorum.
Etiket : Düğünler, Öncesi, Sonrası, Yapılan, Seremoniler,