IRMAKLAR'IN (Samıskar) TARİHÇESİ İLE İLGİLİ BAZI KALINTILAR...(1)
Bugün Aşağı ve Yukarı Irmaklar olarak ikiye bölünen ve önceki adı (Samıskar) olan iki köy eskiden büyük ve tek bir köy halinde idi.
Samıskar, bölgede mevcut on iki köyün merkezi durumundaydı.
Ardanuç'un 1551 tarihinden itibaren Türk hakimiyetine geçmesinden çok önceleri Samuskarın küçük bir krallığın merkezi olduğu da söylentiler arasındadır.
Kaynaklarımızda gerek köyün, gerekse bölgenin tarihçesi hakkında şimdiye kadar hiç bir bilgiye rastlanmamıştır.
Aslında bu konuda herhangi ciddi bir araştırma yapılmamış olmasının ötesinde yazılı bir kaynağın olmadığı da anlaşılmaktadır.
Ancak, köyde ve yakın çevresinde çok eski devirlere ait olan ve haklarında hiç bir şey bilinmiyen birçok bina kalıntısı ve kale harabelerine ve gizli yeraltı yollarına raslanmaktadır.
Bu cümleden olarak, Yeniçerigilin ve Bayraktargilin mahallelerinde ve Conat'ta Kavazgilin yaylanın önünde olmak üzere üç ayrı yerdeki ''Yeraltı Yolları'', bölgenin çok eski bir yerleşim merkezi olduğunu göstermektedir.
Köyün bağlarında, Ahalt mevkiinde büyük bir kayaya oyulmuş iki metre boyunda, 70-80 Cm. genişliğinde ve 40-45 Cm. derinliğindeki şıra kürünü ile şarap deposuna giden kireç harçla yapılmış bir ark kalıntısı hala varlığını sürdürmektedir.
Üzüm bağının bir kenarında yüksekliği bir metrenin üstünde altları sivri ve toprağa gömülü büyük şarap küpleri bulunmuştur.
Bağlar mevkiinin doğusunda ve Irmaklar Deresinin sol kenarında Haranet sırtında, altlarında mağaraların bulunduğu ve yüksek kayaların başında, büyük bir kayaya oyulmuş ikinci bir şıra kürünü daha vardır. Kürünün yanında şıra kaynatmak üzere bir ateş ocağı ve ocağın iki yanında üzerlerine büyük teşt ve kazanların konduğu, aralarında bir metre kadar mesafe bulunan iki kenar taşı, kim bilir kaç asırlık isleri ile sanki ateşleri üç-beş yıl önce sönmüş gibi hala kendilerini canlı canlı teşhir etmektedir.
Çok eskilerde bu bağlarda en güzel üzümlerin yetiştiği hala dillere destandır.
Hatta bağlarda çok iyi üzümlerin yetiştiği, iki kilometre mesafedeki Şavşat- Artvin yolunun geçtiği Küçük Mağaranın başından bile farkedilirmiş.
Bugün aynı bağda çok az sayıda kalmış olan üzüm kütüklerinin verdiği yenmiyecek derecedeki küçük, ekşi üzümlere üzüm demek dahi mümkün değil. Bu durum, o günden bu güne geçen yüzlerce yılın, bölgedeki iklim değişikliklerinin hangi noktaya vardığının en canlı örneğidir.
Osman Ünsal
Şarköy, Eylül 1992
Sürecek..
Etiket : IRMAKLARIN, Samıskar, TARİHÇESİ,