DAĞLAR ÖZGÜRLÜKTÜR...
İsyankardır dağlar.
İsyan etmişlerdir düzlüğe, olağana.
Alıp başını gitmişlerdir gidebildiğince.
Onun için de, yukardan bakarlar dünyaya.
Tek başına yaşamdır dağlar.
Karıyla, dumanıyla, ormanıyla, çiçeğiyle, böceğiyle.
Boyun eğmezler güce kuvvete.
Ve sonunda, özgürdür, özgürlüktür dağlar.
Çıkın doruğuna bir dağın.
Haykırın sesiniz çıktığınca.
Sadece kendi sesiniz yanıtlar sizi.
Ne isterseniz yapın özgürce.
Ne yasa, ne kural, ne örf, adet, görenek engel olamaz size.
İliklerinize kadar hisseder, yaşarsınız özgürlüğü.
En yüksek tepesi, Yusufelinde, 4000 metreye merdiven dayamış, Kaçkarlar.
Ülkemin en görkemli dağlarından biri. Buzullarıyla, gölleriyle, özgür dereleriyle, yaylalarıyla ve ormanlarıylarıyla eşsiz Kaçkarlar.
Ardanuçumuzun kuzeyinde, eşsiz görüntüsüyle, karlı tepeleri, eşsiz ormanları ve florasıyla, Türkiyenin en güzel göllerinden iki Karagöle de kucak açmış Karçallar.
Benzersiz yaylaları ve ormanlarıyla, Kutuluyla, Bilbilanıyla Yalnızçam Dağları.
Hüzünlenirsiniz bir dağ başında yalnız yaşıyan çam ağacı için.
Ve, Yalnızçam dağlarının incisi, eteklerinde eşsiz güzellikteki ormanları, doyumsuz çiçekleriyle bezeli yaylaları ve köyleri barındıran, başı dumanlı Kürdevan.
Hemen yanıbaşımızda, Kürdevanın karşısında, onun güzelliğini seyrerek yaşıyan Acıelma Tepemiz.
O, öyle görkemli dağlardan değildir.
Dağ da değildir zaten.
Ama, büyükleri kadar görmüş geçirmiştir ve onlar kadar özgürdür, gururludur.
Mesela, bir Kasım sabahı uyanıp penceremizden baktığımızda, beyazlarını kuşanmış görünce, ''kış kapıya dayandı, şimdi kızak zamanı '' dediğimiz Acıelmamızdır o.
Noyan Ünsal