CONAT-BİLBİLAN 2
Bu minval üzere sürüp giden, inek ve dana bağırtılarının zil seslerine karıştığı bu renkli ve coşkulu katar, zaman zaman mola verse de, akşamın yaklaşmasıyla oldukça yorulmuştu, ama mola yerine de yaklaşmıştı.
Sonunda Velin Düzüne varılmıştır.
Taa Arhaviden, Hopadan, sıfır noktasından bu noktaya kadar, topoğrafyanın, engebeli, dağlık tepelik, çok çeşitli bitkilerle ve ormanlarla kaplı genel yapısının tersine, sanki özgürlüğünü ilan etmiş gibi duran, çok çeşitli ve değerli otlar ve rengarenk çiçeklerden başka bitkinin bulunmadığı, her yerin inadına dümdüz ve çayırlıklarla kaplı olan, insanı şaşkınlığa uğratan bir yer Velin Düzü.
Öküzler kızaklardan çözülmüş ve dinlenip, karınlarını doyurması için çayırlıklara bırakılmıştır.
Gece burada geçirileceği için kızaklar çözülmüş ve çok dağıtılmadan, üstünde gecenin geçirileceği cecim, yatak gibi şeyler çıkarılmış ve gece hazırlığı tamamlanmıştır.
Havanın kararmasıyla öküzler kaybolmasın diye kızaklara bağlanmış, diyer hayvanlar da kızakların oluşturduğu ağılımsı alana alınmıştır.
Ateşler yakılmış, önceden hazırlanmış pratik akşam yiyecekleri yenilmiş ve yıldızların altında yeni bir gece başlamıştır.
Yılda bir kez yaşanan bu an, sesi güzel olanların türküleriyle, sohbetlerle, ertesi güne dair planlamalarla uyku zamanına kadar sürer.
Aslında, erkenden uyuyup iyice dinlenmeli.
Çünkü yarın erkenden, belki de bundan daha zorlu ikinci yarı başlıyacak.
Daha önce öğrendiğimiz kuyruklu yıldızın, bir sürü yıldızını bulmuş, ama kuyruğunu uyuyuncaya kadar boşun arayıp durmuştum.
Noyan Ünsal
Etiket : CONAT BİLBİLAN,